Özgürlük dediğinizde aklınıza ne geliyor? Gözlerinizi kapatın ve bu hissin size ne ifade ettiğini düşleyin. Motosikletinizin üzerine atlayıp, otobanda gidip, hafif rüzgarın yüzünüze masaj yapması mıdır özgürlük? Yoksa soğuk bir kış gününde, denize nazır evinizin pencere kenarında sıcak kahvenizi yudumlarken, boğazın serin sularına seyre dalmak mıdır özgürlük? Bir ülkede, istediğiniz müziği açıp, son seste bangır bangır dinleyebilmek midir? Yoksa sadece bir kavram mıdır özgürlük? Özgürlük kavramının tanımı kuşkusuz herkes için farklıdır. Kimileri için sadece kendi istediklerini yapabilmek ve kimseye boyun eğmek zorunda kalmamaktır. Kimisi için ise daha fazlasıdır.
İlerleyen ve gelişen dünya ile birlikte insanlar artık efendilik yalanından bıkmaya başlamıştı. Tıpkı onlar gibi olan insanlar, hatta daha kısa ve daha tombul olan insanlara hayatlarının sonuna kadar ücretsiz hizmet etmenin saçma olduğunun en sonunda farkına varılmıştı.
Peki, ama ne yapılmalıydı? İnsanlar tarihin her çağında kölelikten sıkılmış ve bu sisteme karşı başkaldırmıştır. En büyük ironi ise köleliğe başkaldıran cesur ve asi köleleri öldürenlerin yine efendi korkusundan saldırmak ve öldürmek zorunda olan kölelerin öldürmesidir. Yani insan kendi kurtuluşunu tarihte birçok kez kendisi öldürmüştür de diyebiliriz.
Tarihin her çağında mutlaka köleler kılıçlarını kaldırdılar ve kendilerinin kanını bir vampir gibi emmeye çalışan efendilerinin boynuna geçirmeye çalıştılar. Yine de ne var ki başarılı olamadılar. 19. yüzyılın ilk çeyreğine geldiğimizde artık dünyada silahtan, baruttan ve en keskin sulanmış metal kılıçlardan, iki yüzü de keskin olan ve bir kılı ortadan ikiye kolayca bölebilen baltalardan daha keskin ve daha sivri bir şey vardı. Kalemin gücü! Kalem gücü artık silahın gücünden çok daha fazlaydı.
İlk yapılan bürokratik hareketler ile birlikte kölelik ABD içerisinde ve İngiltere’de resmen yasaklandı. İnsanlık tarihi için ilk kabilelerden muhtemelen biraz daha sonra başlayan ve insanların modern çağlarına kadar erişen kölelik nihayet sona ermişti. Fakat şimdi insanların artık baş etmesi gereken daha farklı şeyler vardı. Çünkü şüphesiz insanlar efendilik yalanını çok sevmişti ve bu efendilik yalanı dünya var olup döndüğü sürece devam edecekti.
Tek değişen köleliğin şekli ve adı olacak, efendiler ise hala efendi olmaya devam edecekti. Bugün bir lokantaya gittiğinizde garsonun size “Efendim” demesinin altında belki de gerçekten bizim düşündüğümüz kadar masum bir neden yatmıyordur. Olamaz mı?
Açılın! Medya geliyor
Medya, kelime anlamı olarak Latincede yer alan Medium kelimesinin çoğulundan türetilmiş son derece masum ve ağızdan tek seferde çıkan bir kelimedir. Medya kelimesi Latince’de araç anlamına gelir. Zamanla iletişim konusunda insanlara aracılık eden bir kavrama dönüşmüştür. Medya kelimesi masum gibi görünür. Söylerken, hızlı ve etkili bir şekilde dilden dökülürken günlük hayatta bu kadar masum olduğunu söylemek mümkün değil. Esasında medyanın amaçları son derece basittir. Her bireyin kendi ihtiyaçları olduğu gibi toplumun da bazı ihtiyaçları vardır.
Medyanın asıl çıkış noktası ise bu ihtiyaçlara cevap vermektir. Medya, toplumun iletişim aracıdır ve asıl hedef kitlesi daima yıllar boyunca toplum olmuştur. Hedef kitlesi toplum olan bir kavramın gücünü hayal etmek zor değildir. Toplumu hedef kitlesi olarak benimseyen sayılı güçler vardır. Hükümetler, meclisler, mahkemeler örnek olarak verilebilir.
Medyanın amaçları arasında, topluma gerekli olan bilgiyi, eğlenceyi ve eğitimi sunmak yer alır. Bu üç temel ihtiyacın kitlelere doğrudan sunulabilmesine daha etkili ve daha yardımcı başka bir düzen mevcut değildir. Medya zaman içinde kendiyle beraber amacında da değişikliğe uğramıştır. Günümüzde medyanın bu üç temel amaçtan hepsini eksiksiz karşılayabildiğini söylemek yanlış olur.
Dünyaya gelen her şeyin zamanla değişmesi, dünyanın en büyük acımasızlığı olarak gösterilebilir. Yine de bu değişim bir şeyin gelişmesi konusunda oldukça etkili olabiliyor. Gazeteler ile kitlelere ulaşmaya başlayan medya teknolojinin beşiğinde gelişti, büyüdü ve serpildi.
Kısa süre içerisinde, yalnızca yazılı bir kaynak ve iletişim aracı olmaktan sıyrılıp, hem işitsel hem de görsel bir kalıba döküldü. Günümüze geldiğinde ise artık teknolojinin zirvesini yaşayan medyayı iki farklı başlık altında inceleyebilmemiz veya tanımlayabilmemiz mümkün.
Medya hakkında konuşmaya devam edeceğiz. Standartlar çok yakında.
İletişimde kalın.
