Hatice Gökçe Kimdir?: Erkek Moda Tasarımcısı. Moda Tasarımcıları Derneği’nin Kurucu Üyesi. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi.
Bu sohbete gönderdiğiniz mesajlar ve yaptığınız aramalar artık uçtan uca şifrelemeyle korunmaktadır.
: Erkek moda tasarımının aranan kadını, karga dostu Hatice Gökçe çevrimiçi buldum seni, sorularım var yazışalım mı?
: Merhaba Karga dostu:) yazışalım elbette.
: Harika, ofisinin önünde karga heykeli var. Bülent Fidan, Karga sohbetleri yaptığınızı söyledi. Aramızda bir bağ var, hissediyorum. Bomba bir röportaj olacak.
: Karga severler olarak anlaşacağız sanıyorum. Sorularını çok merak ediyorum.
: Sevmekten ötesi. Ben karganın ta kendisiyim ? Dijitalde hoş bir seda bırakmak için geldim. Malum, ses konusunda pek iyi değilim.
: Hayvanlar aleminin insan zekasına en yakın olanı ama korkulanı da aynı zamanda. Zeki olması en önemli özelliği sanıyorum.
: Mimar Sinan’dan mezun olur olmaz, atölyeni açtın. Etkileyici geldi bana, nasıl ve neden ile başlayalım mı?
: Elbette. Öğrencilik hayatım çok yoğun geçti. Sektörümün her alanında aktif olarak part time çalıştım. Pek çok yarışmaya katıldım ulusal ve uluslararası. Ve anladım ki, ben kendi işimi yaparsam mutlu olacağım.
: Bütün bunları öğrenciyken yapınca bitirir bitirmez kendi atölyemi kurdum.
: Güzel, işte cevap. Öğrenci iken sadece okulu bitirmek değil mesleğinde gelişmek için de çalışmışsın. Cesaret işi.
: Evet öyle gibi. Ne istediğini bilince her şey kolay ilerliyor.
: Hemen erkek tasarımına mı yöneldin yoksa sonradan mı gelişti?
: Öğrenciyken katıldığım bütün yarışmalara sadece erkek koleksiyonları ile katıldım. Hatta bu konuda bir birinciliğim de bulunuyor. Evet hep erkek tasarımı yaptım.
: Ödüllerle aran iyi ? Okulda iken çalışman, sektördeki eksikliği görüp o alana yönelmen… Şimdi moda tasarımcı olmak isteyen birçok kişi için yol gösterici notlar bunlar.
: Uzun zaman sektörde erkek tasarımcısı olarak yalnızdım. Ama 4-5 yılda sayımız arttı.
: Hala boş bir alan olduğunu düşünüyorum.
: Daha çok tasarımcının var olması, bu sektörü zenginleştirecektir.
: Sektörümüzün büyüme hızı çok heyecan verici.
: Sektörde yalnız olmanın avantajları ve dezavantajları nelerdi?
: Hem Türkiye hem de dünyadaki hızından bahsediyorum.
: Yalnız iken rekabet edemiyorsunuz. Sizi bir yere yerleştiremiyorlar. Fantastik bir iş yapıyor gibi davranıyorlar. Dünyada erkekler yeniden keşfedildi de moda dahil pek çok pazarda tüketici olarak yerini aldı.
: Avantajları ise tek olduğunuz bir pazarda büyüyebilme gücünüzün olması 🙂
: Uluslararası alanda da faliyetlerin var. Dünya ile Türkiye arasında farklar neler?
: Erkek moda tasarımı açısından
: Türkiye’deki erkeklerin giyim tercihleri toplumsal baskı ile şekillendiğinden giysi seçerken ufak bir tasarım unsuru olduğunda bile önyargılılar. Ya hemen feminen olduğunu iddia ediyorlar ya da bu bana fazla diyorlar.
: Modada tasarım kültürü yeni değer buluyor. Genç nesil modayı yakından takip ediyor ve tasarım ürününü tercih ediyor. Talep ediyor.
: Daha doğrusu tasarım kültürü oluşuyor. Ve zemine yayılıyor.
: Neredeyse bütün Türk erkek markalarının alt markaları var daha genç ve daha alternatif. Bu da talebin arttığının göstergesi.
: Dünyada bu durum daha önce başladı. Zaten var olan tasarım kültürüne alternatifler eklendi. Zenginleşti. Biz bu kültürü oluşturma aşamasındayız.
: Süper bir özet oldu. Sen de bu gelişimin yönlendirenisin. Peki, uzun yıllardır bu işi yapmana rağmen, yenilikçilik ve deneysellik çizgisindesin her zaman…Bu enerjide kalmak kolay olmasa gerek?
: Bu mesleğe başlarken en büyük sorunum bir arşivin olmaması idi.
: Kimse erkek giyim hakkında bize ait bir dökümana, araştırmaya ulaşamıyor. Hep yabancı kaynaklardan ulaşabiliyorsunuz.
: Yani ithal ettiğimiz bir iş kolunda ürün veriyoruz anlamına geliyor. Bir ölçü sistemimiz bile yok.
: hep mücadele
: Kendi hikayenizi yaratmak bu şartlar altında kolay değil. Dayanağınız ne olacak?
: Yapmak istediğiniz sadece ticaret ise iş kolay.
: Ben sadece ticaret yapmak istemediğim için işim biraz daha zor. Ama çok keyifli.
: Edindiğim tecrübeye fiyat biçemem ?
: işini saygı ve sevgi ile yapmak kıymetli bir değer ?
: Peki ilk heyecanlı işler nasıl başladı? Sence bu noktaya gelirken yaptığın ilk önemli proje/iş neydi?
: İlk profesyonel işim Neşe Erberk’in ajansı o yıllar özel projeler yapıyordu. Bunun yanında tekstil firmalarının fuar organizasyonlarını yapıyordu. Yurtdışı fuarlarından birine özel tasarımlar yapmıştık. Ofisimi bu ilk işten kazandığım ile tuttum. Sonrası da geldi zaten. Bu ticari bir işbirliği idi.
: İlkler unutulmaz ?
: Ama asıl başlangıç Düsseldorf Fuarında yaptığım defile idi. 1999 yılı
: 98 yılı.
: 1999’da ödül aldığın yıl
: Önemli bir yıl olmuş
: Evet sonrası çok hızlı geçti?
: Giydirdiğin birçok popüler insan var yani göz önünde insan mesela Tarkan’a konser için tasarlıyorsun sonra konserde seyrediyorsun nasıl bir duygu?
: İşimizin bir dalı. Tasarlama ve üretim süreci ayrı heyecan ve keyifli. Bitip de izlemeye başlayınca yorgunluğumuz geçiyor. O gece rahat uyuyoruz ?
: En güzel duygu rahat uyku sevdim bunu
: Kişiye tasarım yaparken nasıl bir ilham süreci yaşıyorsun?
: Kişiye özel tasarım çok ilham gerektirmiyor aslında. Nerede ve nasıl bir ortamda giyineceklerini öğreniyoruz. Ama ilginç bir partiye katılacaklarsa elbette orada ilham devreye giriyor. Bu istekle gelenlerin sayısı ne yazık ki az ama hiç yoktan iyidir.
: Tasarım aslında sadece giyim için değil hayatın her alanında önemli. Farklı alanlarda da tasarım ile ilgili çalışmaların var mı?
: İstanbul Modern ile hayata geçen bir projede yer aldım. Zanaat ve Tasarım Platformu’nda. Orada kemik malzemesinden erkekler için sakal fırçası tasarladım. 10 parçalık bir koleksiyon.
: Ayakkabı tasarımları yapıyorum aynı zamanda.
: Sakal fırçası ilginç olmuş ? ayakkabılar da merak uyandırıcı
: Erkeklere özgü bir ürün.Asıl ilginç olan kemik gibi (boynuz) bir malzemeyi tanımak ve onun işlenebilirliğine tanık olmaktı.
: yine paha biçilmez bir tecrübe etkileyici
: Moda tasarım dünyasında dijital ile neler değişti? Modacı bloggerları nasıl buluyorsun?
: Sadece blog yazmayacakları açıktı. Elbette iletişim halinde oldukları bir meslek hakkında kendilerince yeterli bilgiye sahip olmaları ve bunu hayata geçirmeleri bekleniyordu.
: Bir mesleğin yetmediği zamanlarda yaşıyoruz!
: Bu arada MODA herkesin yapabileceği kadar kolay bir meslek oldu. Artık grafiği düşüşte.
: Bunda birçok etki var tabi
: popüler bir işe dönüştü
: Üreticiler buna büyük destek oldular daha çok satmak uğruna.
: ? evet başta da söylediğin gibi ticaret yapmak kolay
: Dijitalin faydalı yönleri oldu mu? Meslek ve sektör için.
: Elbette. Ulaşmak artık çok kolay bu sayede. Hem de istediğin kişiye, kuruma. Bir yandan yaratıcılık değer buldu. Ama tek sorun her şeyin çok çabuk tüketilmesi. Yaratıcılık bile çok çabuk eskiyor ve bir insanın yaratıcı gücünü de zorluyor. Bu hıza yetişmek çok mümkün olmayabilir.
: Bence tespitlerinde tasarımları kadar etkileyici çok üreten çabuk tüketen bir toplum bakalım bizi nereye götürecek
: Moda ve tasarım dönüşüyor ve dünyada yavaş tüketim akımı hızla yayılıyor.
: Bu akım belki de en etkilisi çünkü tüketeceğimizden daha fazlasını üretiyoruz. Buna dur demek şarttı. İhtiyaçlar devreye giriyor ve bu olduğunda tasarım gerçek anlamına kavuşacak.
: Daha fazlasına ihtiyacımız yok.
: Yavaş tüketim önemli bir konu sen de bu akımı tercih edenlerde misin?
: uygulamada
: İhtiyacım olanı alıyorum. Ama bu hep yaptığım bir şeydi.
: Bir durduramadığım mesleğimle ilgili kitaplar ?engel olamıyorum.
: Kitap için geçersiz ?? tabi okumak kaydı ile kitapları kütüphane aksesuarı olarak satın alanlarda var ?
: Birazdan hızlı sorularıma geçeceğim kitap önerilerini alacağım o zaman
: Evet. Bizimkilerinde sadece yazılar yer almıyor fotoğraflar da yer alıyor. Okuması zor olmuyor.??
: ?
: Moda Tasarımcıları Derneği’nin kurucusu ve yönetim kurulu üyesisin? Dernek hangi amaçla kuruldu ne gibi faaliyetleri var.
: Moda Tasarımcıları Derneği Kurucu Üyesiyim evet önceki yönetim kurulu üyesi idim. Şu an yönetimde değilim.
: Derneğin kurulması tüm moda sektörünün aynı çatı altında toplanmasına sebep oldu.
: Ve pek çok önemli girişimi oldu. Bu dönem yönetim kurulu üyeleri yeni girişimlerle sektörümüzü canlı tutuyorlar.
: Bu arada güzel bir tedx konuşması olmuş meraklısı için şuraya bırakalım. Başlı başına ilham verici bir sohbet oldu ama Moda Tasarımcı olmak isteyen gençlere tavsiyelerini nelerdir?
: Bu mesleği seçerken kendilerine soracakları soru bu mesleği ne kadar istedikleri olmalı.Sevmeden uzun süre yapılacak iş değil. Seviyorlarsa da istikrar en önemlisi.
: İstikrar!! Her alanda anahtar kelime
: Veee Kara Karga koleksiyonu heyecan verici unutulmaz ☺
: Meslek hayatımdaki en önemli koleksiyonum. İlk sırada yer alır. Karganın gücü ?
: Karga hep var mıydı hayatında yoksa tasarımla mı ortaya çıktı
: İzleyicisi idim.
: Uğursuz bir kanatlı olarak yaftalanmış olması beni rahatsız etti.
: işte bu
: Koleksiyonu bu sebeple hazırladım. Korkulan ama çekici bir hayvan. Kayıtsız kalamıyorsun.
: Bu zıtlık seni etkilemiş
: Evet.
: Bir de aynalı kargaların var
: Tasarımlarımın üzerindeki karga kartlarımızdan bahsediyorsun.
: evet ☺??
: Karga bizim sembolümüz artık. Astar baskılarımız bile karga motifli.
: Tshirtlerimizde, gömleklerimizde de yer alıyor kendileri.
: Seviyoruz ne yapalım. ?
: Daha bitmedi sayın okuyucular
: ??
: Heykeli kim yaptı ?
: Bülent Çınar. MSGSÜ’den arkadaşım. Şu an aynı üniversitede Heykel Bölümünde Öğretim Görevlisi kendileri.
: Ellerine sağlık selam olsun ?
: Doğuştan tasarımlıyım beni keşfettiğin için mutlu oldum bir de bundan sonra Dijital Karga var hayatında
: Şimdi hızlı sorular geliyor
: Hazırım.
: Kitap önerilerin?
: Kurtlarla Koşan Kadınlar. Mükemmel bir kitap. Hem kadınlar hem erkekler için. Carissa P. Estes yazarı.
: David Bowie is Inside.
: Bir müzisyenin sadece müzisyen olmadığının en güzel kanıtı. Her konserinde giydiği tasarımlar, çizimler, şarkıları, konser fotoları.
: İlham verici bir kitap.
: Geçtiğimiz yıllarda Londra’da sergisi vardı. Bu serginin kitabı.
: Meraklasına önemli bir tavsiye
: Yeni bir kitap var bir de Aeden. Oldukça ilginç bir kitap. Azra Kohen’in.
: ?
: En sevdiğin renk
: Siyah 🙂
: En sevdiğin şehir
: Moskova
: Merak uyandırdı neden
: ☺
: Oraya gittiğimde daha önce gittipşm şehirlerde hissetmediğim evde olma hissi uyandığı için. Ben de şaşırdım ama böyle
: Sanırım kökler oralardan bir yerden.
: ilginç bir hikaye olduğunu hissetmiştim gerçekten de ilginç ?
: En sevdiğin kelime
: Mükemmel
: En sevdiğin emoji
: Yanaklarından gülmekten yaş süzülen emoji.
: ??
: Tasarımcı gözü ile emojileri nasıl buluyorsun henüz karga emojisi yok ama maalesef
: Seviyorum emojileri ama hala dediğin gibi bazı emojiler yok. Mesela duygu geçişlerini henüz hangi emoji ile ifade edebileceğimi bilmiyorum.
: ?
: Anlaşılmadığını anladım. 🙂
: ??
: Hareketli emoji lazım belki de.
: var ama henüz klavyeye ulaşmadı emoji yeni bir dil bile oluşturacak belki
: En sevdiğin sosyal medya mecrası
: Instagram
: Bu arada sosyal medya ile aran nasıl?
: Oldukça iyi. Hele de Instagram ile aram iyi.
: Görsel odaklı olması da etkili sanırım
: Elbette.
: Çocukken hayalindeki meslek neydi?
: Mimar olmak istediğimi hatırlıyorum.
: Yakın bir meslek
: Evet çok ilişkili.
: Moda mimariden beslenen bir meslek dalı.
: ?
: WhatsApp röportajını nasıl buldun?
: Çok keyifli. Yakın bir arkadaş ile mesajlaşmak gibi.
: Tespitlerini çok sevdim ??
: ???
: Röportaj için önereceğin isimler var mı?
: Evet modaya bambaşka bir yerden bakan bir isim. Aslı Özbek. Modakariyeri.com‘un kurucusu.
: Moda yazarı ve aynı zamanda kadın hakları konusunda yazılar yazan isin Seda Yılmaz.
: Bir de fotoğrafçı ve iyi bir jazz dinleyicisi, aynı zamanda jazz ve kadın programını yapan bir isim: “Leyla Diana Gücük”.
: harika
: Kargastik, gelişitirici ve keyifli bir röportaj oldu benim için, ödüllerin artsın çoğalsın ,tasarımların parlasın cevizin bol olsun beni de unutma Hatice Gökçe
: Çok teşekkürler hem sana hem Bülent Fidan’a beni de önerdiği için.
: Bülent Fidan’a ben de teşekkür ediyorum Kargastik dünyasına değerli birini eklediği için selamlar olsun
: Kargastik dünyasına girdiğim için mutluyum. Güzel bir hafta sonu diliyorum. Teşekkürler.