- Dijital pazarlama, dünya çapında milyonlarca işletme için açık ara en popüler reklamcılık stratejisidir.
- Banner reklamlar, tıklama başına ödeme kampanyaları ve sosyal medya influencerları için her yıl milyarlarca dolar harcanıyor.
- Dijital pazarlama harcamalarının ise yalnızca birkaç yıl içinde oldukça artması bekleniyor.
Peki dijital reklamlara milyarlarca para harcayan işletmeler paralarının karşılığını alıyorlar mı?
2016 yılında, pazarlamacılar dijital reklam dolandırıcılığı na ve hileli faaliyetler ile 7,2 milyar dolar kaybetti. Bu yüksek harcamaların yanı sıra işin üzücü kısmı birçok reklam verenin dolandırıldıklarının farkında bile olmamasıydı. Dijital reklam dolandırıcılığı artık yükselişte. Bu sebeple reklam verenlerin çevrim içi reklamcılıkla birlikte gelen riskleri anlamaları artık her zamankinden daha önemli.
Reklam Dolandırıcılığı Nedir?
Reklam dolandırıcılığı, gelir elde etmek için çevrim içi reklam gösterimlerini, tıklamalarını veya dönüşümlerini hileli bir şekilde temsil eden uygulama olarak tanımlanabilir. Dijital reklamcılığın yükselişinden bu yana, yıllar boyunca birçok hileli plan geliştirildi.
Her yıl milyonlarca işletmeyi etkileyen en yaygın reklam dolandırıcılığı türlerinden biri tıklama sahtekarlığıdır. Bu dolandırıcılık türü, kullanıcıların bütçelerini boşa harcamak için tıklama başına ödeme reklamlarını tekrar tekrar tıklayan kullanıcıları içerir. Bu hileli faaliyetin arkasındaki kişiler, büyük tıklama çiftliklerine sahip aynı zamanda rakibiniz olan işletmeler ya da bu tür sahtekarlıklardan geçimini sağlayan sofistike suç çeteleri olabilir.
Ancak, işletmelerin dikkat etmesi gereken yalnızca tıklama başına ödeme faaliyeti değildir.
Sosyal medya reklamcılığı, başlı başına reklam verenlere büyük ölçüde reklam sahtekarlığıyla para kaybettirebilecek bir pazarlama biçimidir. Son yıllardaki en ses getiren dijital reklamcılık trendlerinden biri, ücret karşılığında ürün ve hizmetleri tanıtmak için influencerlara sponsor olmaktır. Bu strateji kulağa hoş geliyor, ancak yatırımın geri dönüşünü elde etmek için anlaşma sağlanan influencer takipçilerinin gerçek kullanıcılar olduğundan emin olmak oldukça önemli. Son yıllarda, bu reklam stratejisiyle doğru orantıda sosyal mecralardan para kazanabilmek için sahte takipçi satın alımları gerçekleştiren influencerlarda büyük bir artış gözlemlendi ve ne yazık ki çoğu işletme bunun farkına varmadan yüksek harcamalar gerçekleştirdi.
Reklam Sahtekarlığının Yükselişi
Teknoloji yıllar içinde geliştikçe, farklı türde reklam dolandırıcılığı planları da geliştirilmiştir.
Son zamanlarda, dijital pazarlama dünyasında tıklama çiftlikleri ve bot netlerden, hileli mobil uygulamalara kadar birçok büyük ölçekli dolandırıcılık planı keşfedildi.
Google, 2020’nin başında, yakın zamanda reklam politikasını ihlal ettiği için oyun mağazasından yaklaşık 600 uygulamayı kaldırdığını duyurdu. Bu hareket, Google için bir ilk değil. 2016’dan bu yana Google, hizmet şartlarını ihlal eden uygulamaları düzenli olarak kaldırıyor ve bu ihlalleri gerçekleştiren yayıncıların oyun mağazasına erişimini engelliyor. Google’ın bu katı yaklaşımı doğrultusunda, 250 milyondan fazla indirmeye sahip bazı uygulamalar bile yalnızca günümüz endüstrisindeki reklam sahtekarlığının ölçeğini gösteren Google’ın gazabıyla yüzleşti.
Daha yakından incelendiğinde, bu uygulamaların tümü bir şekilde veya yöntemle reklam sahtekarlığına maruz kaldı. Bu uygulamalar, tıklama enjeksiyonu, reklam yığını, tıklama spamı ve arka plan reklamlarından hileli bir şekilde reklam verenlerin parasını büyük ölçüde aldı. Peki her hafta oyun mağazasına binlerce uygulama eklenirken, reklam verenler bu tür dolandırıcılıkların kurbanı olmamak için neler yapmalılar?
Reklam verenler Dijital Reklam Dolandırıcılığı nın Önüne Nasıl Geçebilir?
Başlangıçta, reklam sahtekarlığıyla mücadele söz konusu olduğunda Google gibi reklam ağları tek savunma hattıydı. Ancak yapay zekadaki ilerlemeler sayesinde, dijital reklam kampanyalarını izlemek için birçok üçüncü taraf çözümü mevcut.
Bu hizmetler, reklam verenlerin aldığı trafiklerin yasal ve hileli olmamasını sağlamak için çeşitli kullanıcı metriklerini izler. Herhangi bir geçersiz trafik algılanırsa, yazılım otomatik olarak reklam verene rapor verir ve hatta reklam ağı üzerinden kullanıcılardan gelecekteki ziyaretleri engelleyebilir.
Reklam verenlerin reklam sahtekarlığına karşı mücadele edebilmelerinin bir başka yolu, reklam sahtekarlığındaki bu artışı durdurmak için yeni teknolojiler kullanmaktır. Dijital pazarlama endüstrisine yapılan en son eklemelerden biri, reklam verenler ve yayıncılar arasındaki şeffaflığı artırmaya yardımcı olan ads.txt dosyasıdır. Bu dosya, etkili reklam satıcılarının şeffaf bir günlüğünü tutarak, dolandırıcıların sahte envanterlerini satabilme şansını büyük ölçüde azaltmaya yardımcı olur.
Kampanyalarda reklam sahtekarlığını azaltmak, reklam verenin kendi durum tespitini yapmasına bağlıdır. Reklam harcamasını sınırlamak ve durdurmak, reklam dolandırıcılığının genel risklerini azaltmanın kesin bir yoludur. Uygulama içi reklamcılık, kötü amaçlı yazılım uygulamalarındaki artış nedeniyle şu anda sektördeki en yüksek sahtekarlık düzeyine sahip olduğundan, dolandırıcılığın en fazla gerçekleştiği reklam kanallarında biridir ve uygulama içi reklamcılıkta reklam harcamalarını azaltmanız, sahtekarlığı da azaltmış olduğunuz anlamına gelir.
* Bu içerik orjinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Dijital Karga’nın editöryal politikasını yansıtmayalabilir.
Kaynak: digitalmarketingmagazine.co.uk/
Yazar: Sam Carr